Günaymışlı İyi Uykular'dan Boş Bir Tavsiye



Farklı blog sitelerinde, tavsiye veren sayfalarda ve bir arkadaşımın babaannesi ile ettiğim sohbet sonucu anladım ki: Bir şeyler önerirken, hep “olumlu” olana yönlendiriyoruz. Hem uzman olmamıza da gerek yok. Nuriye Teyze tıp fakültesini ameliyat olmaya gittiği yerden ibaret görüyor, herhangi bir diploması falan da yok, ama onun için “Zeytinyağı sürelim geçer.” çok sihirli bir cümle. Ve bunu hemen her şeye söyleyebilir ya da yapabilir.

Velhasılıkelam, anladım ki ben de tavsiye verebilirim. Pek de hatırı sayılır miktarda olmamakla birlikte uyguladığım deneylerin sonuçlarını neden aktarmayayım ki? Ama farkımı ortaya koyacağım tabi ki! Ben size uçan renkli kuşlarla dolu bir mekâna ışınlanmayı, bembeyaz çamaşırların hiç kirlenmediği bir cennet bahçesine gitmeyi ya da ağır bir misafir sofrasının ardından bile bulaşık bırakmayan mutfak lavabosunun sırrını vermeyeceğim.


Sizlere, ağzınızda zift tadıyla berbat bir sabaha nasıl uyanacağınızı söyleyebilirim. Evdeki karıncalarla beraber yaşamayı öğrenmeyi anlatabilirim. Ya da saat 8de iş başı yapacak insanların, uykularının en tatlı vaktinde, sokakta, beş parasız, telefonsuz, kimliksiz, emniyetsiz ama korkusuz nasıl sabah edersiniz bunlardan bahsedebilirim. Hiç uykunuz yok iken gece 2 suları paketinizde tek bir sigara kaldığında, ‘nasıl üzülürsünüz de kimse anlamaz buna’ya çıkmazlarımı sunarım.

Her şey uyanmakla başlar. Hiç yapmamamız gereken bir şey yapar ve anne karnından çıkıp gözlerimizi açarız, ergenlikten sonra geçecek olan hemen tüm zamanlarda geri dönmek isteriz. Sabah işe ya da okula falan gitmek için gözlerimizi açarız ve o yatak sonraki sabaha karşı yatana kadar arzuladığımız en net hakikattir.


(Yazılarımın olmazsa olmazı olarak, sistemden bahsedeceğim: Hayatta kalmak için çalışır, yaşamak için uykumuzdan kısarız. Ve sabah alarm olarak ayarladığımız, o en sevdiğimiz şarkı, artık duyunca elimize yarı otomatik bir silah almamıza sebep olacak hale gelir. Ama devamında burayı unutacağız, çünkü farklı bir detayı inceliyoruz şu an)

Sabah çalacak olan alarmımızı, internette “ÖLÜM PARÇALAR - EFKÂRLI” diye aratıp, çıkanlardan ayarlayacağız. Bir gün Müslüm Gürses, bir gün Neşet Ertaş hatta Muharrem Ertaş yapacağız. Önceki akşam da esnaftan gidip şu küçük sufle tatlılardan alacağız -yatmadan yemeniz çok önemli-. Alın size berbat bir sabah! Uyanış sebebiniz yeterli gelmiyorsa tabii!

Ne derdimiz varsa sebebi kesinlikle uyanmak(!) bence. Bu yüzden ‘olumlu’ uyanmaya geçersek, sizden gün içinde çalınacak olan şeylerinize yükleme yapmanız daha mantıklı. Bu enerji olabilir, huzur olabilir. Enerji için, çılgın bir çıstak çıstak disko müziği falan ve huzur içinde yolda dinlenecek klasik müzik besteleri önerebilirim. Sadece zaman konusunda zeytinyağı ile anlaşamadım o kadar, en kısa zamanda çalınan zamana da bir çare bulmaya çalışırım.

Günaymışlı iyi uykulardan sevgilerle…

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Anmalı Yazılar -2 Nietzsche (Üstinsan)

Kojin Karatani'nin İzonomi ve Felsefenin Kökenleri Kitabından Kesitler ve Değerlendirmeler

Sürüklenen Küçük Hayatlar